İzmit’in sakin sazları arasında başlayan günler, Meyra ile Selim’in arasında aşk ile güvensizliğin ince çizgisini tekrar hatırlatır. Bir süreliğine çift, Selim’in ailesinin yanındaki evin güvenli lakin kırgın atmosferinde sakince nefes alır; sahilin hafif rüzgârı sohbetlere ve kahvaltı masalarındaki kısa kahkahalara eşlik eder. Ancak Meyra’nın ilerleyen hastalığı ve kararında giderek artan unutkanlıklar, bu dinginliği giderek ağır bir bulutla kaplar.
Gizli Gerçekler Gün Yüzüne Çıkıyor
Yaşanan tedirginlik, Meyra ölüm korkusunu bastıramaz hale geldiğinde Selim’in yanında durmaya olan inancı daha da kuvvetlenir. Fakat evde saklı duran dinleme aleti ve kasadaki boşanma protokolü, Meyra’nın ailesinin Selim’e olan güvenini derinden sarstı. Çetin, üç gün içinde gerçeği açıklaması için adımı atar; çevrede hızla yayılan dedikodular, çiftin ilişkisine ve ailenin itibarına zarar verir.
Selim’in İtirafı Her Şeyi Değiştiriyor
Gizliliğini artık taşıyamayan Selim, geçmişte Meyra’nın farkında olmadan bir boşanma dilekçesi yazdığını itiraf eder. Bu itiraf, Meyra’nın bastırdığı anıların yeniden yüzeye çıkmasına yol açar ve güven bir kez daha sarsılır; aralarındaki bağ kopar ve beraberlik kırılarak ayrılığa doğru savrulur.
